KAŞIKÇI’nın CESEDİ KONUTA TAŞINDI...

Polis cesedin daha sonra valizlerle konsolosluğa ait minibüse, ardından da konuta götürüldüğü üzerinde duruyor. Tüm sırrı çözmesi beklenen başkonsolosluk konutunun bahçesindeki kuyu için ise Suudiler arama izin vermedi. Öte yandan ifadelerine başvurulan 38 konsolosluk çalışanının ifade verme işlemleri sona erdi. Savcılığın konsolosluk çalışanı 5 kişinin daha ifadesini alacağı belirtildi.

İstanbul’da ülkesinin konsolosluğuna girdikten sonra sır olan Gazeteci Cemal Kaşıkçı'yla ilgili soruşturmada 23'üncü güne girildi. Tüm şüpheler konsolosluk konutundaki kuyuya yöneldi. Arama izni verilmeyen kuyudan daha önce su örneği alındığı ortaya çıktı. Ancak örnekten bir şey çıkmadığı öğrenildi.

EN GÜÇLÜ SENARYO CESEDİN KUYUYA ATILDIĞI YÖNÜNDE

Uzmanlar cesedin kuyuya atılırken farklı şekilde izole edilmiş olabileceğini ve suya kalıntı bulaşmayabileceğini belirtti. Soruşturma yürüten birimlerin kuyuda arama yapmak istediği ancak henüz izin verilmediği öğrenildi. Arama için kuyunun suyunun çekilmesinin gerektiği dile getirildi.

KONSOLOSLUKTA ÖLDÜRÜP CESET ÇANTASI İLE KONUTA TAŞINDI

Şuan için en güçlü senaryonun, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldükten sonra cesedinin valizlere konulduğu yönünde. Cesedin daha sonra valizlerle konsolosluğa ait minibüse, ardından da konuta götürüldüğü üzerinde duruluyor.

BEKLEYİŞ SÜRÜYOR

Öte yandan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi olayının aydınlatılmasına yönelik, Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu ve başkonsolusluk konutu önündeki bekleyiş devam ediyor.
Suudi Arabistan yönetiminin, 2 Ekim’de İstanbul Başkonsolosluğu’na girdikten sonra haber alınamayan Suudi gazeteci Kaşıkçı’nın konsoloslukta öldüğünü açıklamasının ardından olayın nasıl gerçekleştiği ve Kaşıkçı’nın cesedinin nerede olduğu sorularına henüz yanıt bulunamadı.

Kaşıkçı’nın kaybolmasından bu yana gelişmeleri takip eden ulusal ve uluslararası basın mensupları, Kaşıkçı’nın kaybolmasının 24. gününde Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu ve başkonsolosluk konutu önünde bekleyişini sürdürüyor. Gazeteciler, çevredeki hareketliliği yakından takip ediyor.

SORUŞTURMADA 38 KİŞİNİN İFADESİ ALINDI

Öte yandan  Kaşıkçı olayına ilişkin, konsolosluk çalışanları da ifade vermeye devam ediyor. Savcılık, aralarında makam şoförü, teknik ve santral görevlisi ile muhasebe sorumlusunun bulunduğu konsolosluk çalışanı 38 kişinin tanık sıfatıyla ifadesini aldı. Olayı aydınlatmaya çalışan savcılığın, konsolosluk çalışanlarına olay günü konsoloslukta olağanüstü bir durum yaşanıp yaşanmadığı, daha önce de konsolosluğa gelen Cemal Kaşıkçı ile dışarıdan gelen 15 kişiyi görüp görmedikleri ve kaç yıldır çalıştıkları yönünde sorular sorduğu öğrenildi. Savcılığın konsolosluk çalışanı 5 kişinin daha ifadesini alacağı belirtildi.

NELER YAŞANDI?

Resmi işlemler için 2 Ekim’de Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na gittikten sonra haber alınamayan Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili Türkiye ve Suudi Arabistanlı yetkililerin yer aldığı ortak çalışma grubu
oluşturulmuştu. Ortak çalışma grubu, 15-16 Ekim’de konsolosluk binasında 9 saat süren inceleme yapmıştı. Ortak çalışma grubu, 17 Ekim’de konsolosluk konutunda da inceleme başlatmıştı. Aynı gün olay yeri inceleme ekipleri, Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu binasında ikinci bir arama daha gerçekleştirmişti.

Bu arada, 18 Ekim’de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan açıklamada, soruşturmanın uluslararası hukuk/teamül, anlaşma ve sözleşme hükümlerine riayet edilerek titizlikle ve tüm boyutlarıyla yürütüldüğü belirtilerek, “Soruşturma sürecinde, ilerleyen aşamalarda gerektiği takdirde kamuoyuna bilgilendirici açıklamalar Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından yapılacaktır.” ifadeleri kullanılmıştı.

Suudi Arabistan yönetimi ise 20 Ekim’de, İstanbul Başkonsolosluğu’na girdikten sonra haber alınamayan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluk binasında yaşanan arbede sonucunda öldüğünü açıklamıştı.
Öte yandan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Kaşıkçı’nın öldürülmesine ilişkin yürütülen soruşturmada, cinayetten önce Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na ait diplomatik plakalı araçla Belgrad Ormanı’nda keşif yapıldığı ortaya çıkmıştı.

SÖZCÜ Gazetesi