Gündem:
TAŞERON DOKTORLAR
TAŞERON DOKTORLAR

Hatırlanacağı üzere 23.4.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6645 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un çalışma yaşamı ile ilgili kimi maddeleri ve yaratacağı değişiklikler kamuoyunda tartışmalara yol açmıştı.

TBMM de işçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin bir takım düzenlemeleri içeren bu 6645 sayılı torba Kanunu kabul ederek tatile girmişti.

Bu Yasa’nın Komisyon sürecinde, düzenlemelerin çalışanların sağlık ve güvenliklerinin korunmasını sağlayacak şekilde biçimlenebilmesi için Türk Tabipleri Birliği tarafından da yoğun çaba harcanmış ancak işveren kesimiyle Hükümet ve Adalet ve Kalkınma Partisi iyileştiren düzenlemelerin makyaj düzeyinde kalmasını, kimi alanlarda ise çalışma koşullarının ağırlaştırılmasını sağlamıştı.

HEKİMİN RUH HALİNİN HİÇ Mİ ÖNEMİ YOK

Elbette bütün hastalar daima en üst düzeyde hizmet almak isterler. Hizmetin niteliğini de elbette birçok değişik faktörün yanısıra esas olarak hekimin bilgisi ve bu bilgisini hastası için kullanma yeteneği belirler.

Peki, sistemin sağlıklı çalışması için hekimin bilgisi ve bu bilgisini hastası için kullanma yeteneği yeterli midir?

Hekimler her koşul altında aynı standartta hizmeti sunmak zorunda olan makine midirler?

Özlük hakları, kazançları, yaşam standartları sürekli aşağıya çekilen, adeta sistemin ve hastane sahiplerinin kölesi haline getirilen hekimler nasıl bir ruh hali içinde bu yüksek hizmet kalitesini tutturabileceklerdir?

Biz biliyoruz ki her ne kadar olumsuz koşul altında olurlarsa olsunlar hekimlerimiz asla mesleki ahlak değerlerinden ödün vermemektedirler. Ancak aşikar olan gerçek de onların gerek maddi gerekse mesleki tatminsizlik ve mutsuzluklarıdır. Sürekli aleyhlerine olarak yapılan düzenlemeler hekimleri yine sürekli olarak demoralize etmekte ve birçok hekimi 'acaba bu mesleği bıraksam ne yapar ve neyle geçinebilirim' sorusunun yanıtını aramaya itmektedir.

İSTANBUL TABİP ODASINDAN HEKİMLERE DUYURU

Bu kapsamda İstanbul Tabip Odası, üyelerine konuyla ilgili bilgilendirme sağlayan bir duyuru yayımladı. Hekim-hasta ilişkisinin sorunsuz sürdürülebilmesi için kamuoyu tarafından da bilinmesi gerektiğini düşündüğümüz bu duyuru aynen şöyle;

"DOKTORLAR TAŞERONLUĞA ZORLANAMAZ!

Geçtiğimiz dönem Meclisten çıkan son torba yasa ile hekimlerin özel sağlık kuruluşlarında hizmet akdiyle çalışmalarına karşın sanki taşeronluk yapıyormuş gibi gösterilmeleri ve Bağkur'lu yapılmalarına olanak sağlayan bir düzenleme yapılmıştı. Bu düzenlemenin hekimlerin hak kaybına yol açacağı bu bakımdan yerinde olmadığı Türk Tabipleri Birliği tarafından Meclis Sağlık Komisyonunda ifade edildiği gibi kamuoyu ile de paylaşılmıştır.

Özetle, özel sağlık kuruluşunda hizmet akdiyle çalışan hekime işveren tarafından şirket kurdurularak, hekimin işçilikten kaynaklanan haklarının ortadan kaldırılmasının yanı sıra SSK'da sigortalı iken Bağkur'lu yapılmasıyla hekimin sosyal güvenlik hakkının da zayıflaması söz konusudur.

Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, 6645 sayılı Yasa'nın uygulamasına ilişkin olarak yayınlanan 3.7.2015 tarih ve 2015-19 sayılı Genelge de 6645 sayılı Kanun'un uygulanmasında, özellikle hekimin sosyal sigortasının tarafların keyfi nitelemesiyle belirleneceğini ifade etmiş olmasıyla hekimlerin hak kayıplarını artıracak şekilde düzenlenmiştir. Bu Genelge ile ilgili Türk Tabipleri Birliği görüşleri de kamuoyu ile paylaşılmış; ilgili hükümlerin iptali için de Danıştay'da dava açılmıştır.

Özel sağlık kuruluşlarında çalışan ve işveren tarafından şirket kurarak taşeron olmaya zorlanan meslektaşlarımıza aşağıdaki hususları hatırlatmak isteriz:

1) Şirket kurarak hizmet satmak hizmet akdi ile çalışmaktan daha avantajlı değildir,

2) Şirket kurup hizmet satar hale gelmeden, normal çalışma ilişkisi içinde bordrolu olarak hizmet sunmanızın önünde hiçbir engel yoktur,

3) Şirket kurmanız işverenin SGK'ya hizmet satabilmesi için bir zorunluluk değildir,

4) Rızanız olmaksızın, işveren kendiliğinden bu işlemi gerçekleştiremez,

5) Şirket kurarak hizmet satar gibi göründüğünüzde de sözleşmenize hüküm koyarak SSK'lı olmaya devam edebilirsiniz,

6) Hizmet sözleşmesiyle çalışırken şirket kurarak hizmet satar hale gelseniz de öncesine ilişkin olarak işçilik haklarınız saklıdır,

7) İşveren ile aranızdaki çalışma ilişkisi hizmet sözleşmesinin unsurlarını koruduğu sürece, iş ilişkisi taraflarca fatura karşılığı hizmet satışı olarak nitelense de taraflar arasında hizmet akdinin varlığı devam eder ve bu sebeple de işçilik haklarının istenebileceği de akılda tutulmalıdır,

8) İşverenin hizmet sözleşmesini hizmet alımına dönüştürme baskısını kabul etmediğiniz için sözleşmenizin feshedilmesi halinde işçilik haklarınızı alabilirsiniz

- Kıdem tazminatı, (İşyerinde bir yıldan uzun çalışma olması koşuluyla çalışılan her yıl için, 2015 yılında en fazla 3.828 lira ile sınırlı olarak, bir aylık brüt maaş ve diğer parasal haklar toplamı.)

- İhbar tazminatı, (İşyerindeki çalışma süresine bağlı olarak iki haftadan sekiz haftaya kadar ücret tutarı.)

- İşe iade tazminatı (İşyerinde altı aydan daha fazla çalışma olması ve otuzdan çok çalışanın bulunması koşuluyla, Mahkemenin verdiği işe iade kararının uygulanmaması halinde 8 ila 12 aylık ücret tutarında tazminat)

- Kötü niyet tazminatı (İşe iade isteminde bulunabilmek için gerekli koşullardan işçi sayısı veya kıdem süresini sağlayamayan işçilerin süresi belirsiz sözleşmelerinin işveren tarafından kötüniyetle feshedilmesi halinde ödenecek ihbar tazminatının üç katı tutarında tazminat)

9) İşverenin hizmet sözleşmesini hizmet alımı (taşeronluk) olarak değiştirmeye yönelen baskılarına karşı özel sağlık kuruluşunda çalışanlar olarak birlikte hareket edebilirsiniz,

10) Bu uygulamalarla ilgili sorunları tabip odalarına iletip yardım alabilirsiniz."


Haber Habere
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87

MANSUR YAVAŞ'tan SERT TEPKİ
Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Çalışma ve...

Haberi Oku