“KENDİMİZE AİT LİBYA’da İKİ ŞEHİDİMİZ VAR!”

Önce, “Libya’da birkaç şehidimiz var” demişti…

Çünkü söylentiler almış yürümüştü; Libya’da kayıplarımızın olduğu, şehitlerimizin Türkiye’ye gizlice getirilip, törensiz defnedildiğine dair iddialar, hatta görüntüler yayınlanıyordu…

AKP’li Cumhurbaşkanı, bu söylentilere açıklık getirmek üzere, Kuzey Ege Otoyolu açılışında halka yaptığı konuşmada, “birkaç şehidimiz var” dedikten sonra şöyle devam etmişti:

-Ama birkaç tane şehidimizin karşılığında da 100’e yakın orada, o lejyonerlerden etkisiz hale getirdik. Kardeşlerim, şunu hiçbir zaman unutmayacağız;  Şehitler Tepesi boş kalmayacak…

Kelimesi kelimesine böyle söylemişti Cumhurbaşkanı. Bunu ilk kez de söylemiyordu. Örneğin, Van’da çığ altında kalanların ailelerine başsağlığı dilerken de şöyle konuşmuştu:

-Şehitler Tepsi inşallah boş kalmayacak… Şehitler tepesi boş kalmayacağı için de bizler şehadete ürkerek, korkarak değil, tam aksine adeta sevgili peygamberimizin “keşke ben de o makama ulaşsaydım” niyazında olduğu gibi, bu şekilde yürüyeceğiz…

Bu kadar yıllık gazeteciyim; kendi halkına “İnşallah Şehitler Tepesi boş kalmayacak” diyen bir siyasetçi ilk kez görüyorum!.. Bu sözler toplumda da tepkilere neden oldu doğal olarak; Ana muhalefet partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu şöyle karşılık verdi mesela:

-Şehitler Tepesi boş kalmayacaksa çocukların var, seni kefenle karşılayan gençler vardı, onları gönder oraya!..

Kılıçdaroğlu böyle deyince, aklıma AKP Kocaeli İl Gençlik Kongresi’nde, “Reis bizi Afrin’e götür!” sloganları attırması ile gündem olan İl Gençlik Kolları Başkanı Emre Kahraman geliverdi…Bu arkadaş aynı zamanda Başiskele Belediyesi Meclis üyesiydi!..

-Askerliğini Hatay İskenderun’da 18 gün bedelli olarak yapmıştı!..

Gazeteciye fırça! 

AKP’li Cumhurbaşkanı dün Azerbaycan’a gidiyordu…

Havaalanında gündeme dair açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı… FOX TV muhabiri “Birkaç tane şehit” ifadelerine muhalefetin tepkilerini dile getirerek “ne düşünüyorsunuz?” sorusunu sordu. Cumhurbaşkanı pek bir öfkelendi; işte verdiği karşılık:

-FOX önce gazete olsun, FOX önce ciddi bir medya mensubu olsun. Yalan haber üretmeyi bırakın!..

Öncelikle FOX bir gazete değil, televizyon! Sorulan soru da gayet basit, yalanla da uzaktan, yakından ilgisi yok; üstelik toplumu da derinden sarsmış, muhalefetten“şehitlerimize tane denir mi?” tepkisi çekmiş bir söylem. Cumhurbaşkanı da fırça faslından sonra yanıt verdi zaten, şöyle dedi:

-Kendimize ait, bizim 2 tane Libya’da şehidimiz var!

Aynen böyle dedi, yine “tane” dedi!.. Sonra da şu şekilde devam etti:

-Şimdi ben bu rakamı açıkladım. Ne yapacak Bay Kemal? Suriye milli Ordusu’ndan da şu anda orada bulunanlar var. Ve ortak paydalar çerçevesinde orada bulunuyorlar… Orada da beraber olmayı kendileri için şeref sayıyorlar. Bay Kemal bunu da anlamaz!

İyi de soru bu değildi ki; asıl soru kim bu şehitlerimiz, ne zaman, nerede şehit oldular, nasıl şehit oldular? Ayrıca, naaşlarının gizlice Türkiye’ye getirilip defnedildiği, tören yapılmadığı doğru mu?..

Bu iddiayı bazı kaynaklara dayanarak ilk ortaya atan Yeniçağ gazetesi yazarları Murat Ağırel ve Batuhan Çolak’a e-operasyon gerçekleştirilmiş, telefonlarına ve e-maillerine girilmiş, tüm özel bilgileri ele geçirilmişti!..

En büyük Türk büyüklerinin, bi zahmet bu olayı da aydınlatıp, “kim bunlar” sorusuna açıklık getirmesini de hasseten rica ediyoruz…

-Yoksa, Yeni Türkiye’de artık “özel hayat”, “bilgi edinme hakkı” filan gibi kavramlarda mı eskidi?..

Diyanet’ten şiddet mağduru kadınlara tavsiyeler!..

Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Aile ve Dini Rehberlik Büroları var…

Bu bürolar, şiddet gören kadınlara da tavsiyelerde bulunuyor. Peki, nasıl tavsiyeler veriyor acaba derseniz, öyle böyle değil:

-Diyanet, şiddet gören kadınlara şiddeti kabullenmeyi, hatayı kendisinde aramayı ve meseleleri aile içinde çözmeyi tavsiye ediyor. Resmî kurumlara başvurmayı is en son başvurulacak çare olarak gösteriyor; tabii o zaman kadar hayatta kalabilmişse!..

Bir örnek vereyim, Konya Müftülüğü’ne bağlı büro görevlisi, şiddet gördüğünü, boşanmayı düşündüğünü söyleyen mağdur kadına şu tavsiyelerde bulunuyor:

-Dayanılmaz hale geldiyse büyüklerinizle istişare edin. Allah Nisa suresinde buyurur ki; kadın ve erkek birer büyükle sıkıntıyı gidermeye çalışsınlar. Gençler kestirip atabiliyor. Biz diyoruz ki, afişle büyükleriyle sıkıntıyı aşmaya çalışın.

Şiddet gördüğünü söyleyen bir kadına ise  Çorum Müftülüğü rehberlik görevlisi“vurursa tepki göstermeyin , oradan uzaklaşın. Odanıza çekilin “nasıl istiyorsan öyle yapayım” diye olayı örtmeye çalışın, ama uygun zamanda açın, suçlayıcı dille konuşmayın” tavsiyesi veriyor!..

Örnek çok, düzinelerce yazabilirim ama özünde hiçbirinin diğerinden farkı yok…

-Kadın dayağı yiyecek, oturacak!..

https://twitter.com/umit_zileli

Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87