CUMHURİYET’e BOMBAYI İÇERİDEN ATTILAR

CUMHURİYET’e BOMBAYI İÇERİDEN ATTILAR
 
Cumhuriyet gazetesine yönelik operasyonda Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, Cumhuriyet Kitap eki Genel Yayın Yönetmeni Turhan Günay, Yazar Hikmet Çetinkaya, Yazar Aydın Engin, Yazar Güray Öz, Yazar Kadri Gürsel, karikatürist Musa Kart ve Cumhuriyet Vakfı yönetim kurulunda bulunan isimler gözaltına alındı. 

Birincisi, her yurttaş gibi bizler de konuyu anlamaya çalışıyoruz. Herkesin sorduğu soru ise, bu bir FETÖ operasyonu mu yoksa muhalifleri susturmak için yapılan bir hamle mi? 

ÜZGÜNÜZ

Bu kadar köklü bir gazeteye yapılan operasyon bizleri üzdü. Bugüne kadar FETÖ’ye, PKK’ya karşı olanca mücadele içinde bulunmuş bir gazetenin bu hallere düşmesi çok üzücü ve bu durum hepimizi düşündürmeli.

TASFİYE EDİLEN ATATÜRKÇÜLER

Cumhuriyet gazetesinde son yıllarda yaşanan değişiklikleri hatırlayalım. Vakıfta yönetim kuruluna büyük darbeler vuruldu. Atatürkçü ne kadar kişi varsa hepsi dışlandı. Büyük üstat İlhan Selçuk’un vedasıyla oldu bunlar. Yani Ergenekon ve Balyoz ile… 

Kimler mi? Hatırlayalım: Ümit Zileli, Mehmet Faraç, Orhan Birgit, Adnan Binyazar, Turgay Fişekçi, Zulal Kalkandelen, İnci Aral, Ülkü Tamer, Mustafa Bilgin, Alev Coşkun, Şükran Soner, Kemal Ürgenç ve son olarak Bekir Coşkun... Vakıf yöneticilerini saymıyoruz bile… 

İLHAN SELÇUK’u DİNLEMEDİLER

O dönemlerde bütün yurtseverlere operasyon yapılırken, İlhan Selçuk en önde mücadele verdi. İçeri aldılar. Rahatsızlık yaşadı ve kalbi haksızlığa, yorgunluğa yenik düştü.

“Cumhuriyet’i teslim etmeyin” derdi çalışma arkadaşlarına… FETÖ’cüler için söylemişti. 

Sözlerinde durmadılar. Direkt yönetim Atatürkçülerin ellerinden alındı, FETÖ ve PKK’ya yakın duran isimlerin eline verildi. 

Gazeteye söyleşiler yapan Leyla Tavşanoğlu’nu Pensilvanya’ya, Fethullah Gülen’in yanına gönderdiler. Emri Çetinkaya ve yönetim vermişti. Gitti orada görüşme yaptı. Haberini ise bir gazete dışında kimse yazamadı. 

Yıllarca Gülen aleyhine kitaplar yazmış, okurlarını cemaate karşı korumaya çalışmış Hikmet Çetinkaya bir anda değişmişti. Değiştiğini biz söylemiyoruz, kendi söyledi. Cemaatin yazarlar vakfı toplantılarına gitti. Gidiş o gidiş… O gün bugündür Çetinkaya, Gülen cemaati değil, Hizmet hareketi diye seslendi FETÖ’ye… 

İLKELERİ YERLE BİR EDİLDİ

Gazetenin ilkelerini hatırlarsınız… Ama son 3 yıllık geçmişleri o ilkelerden çok saptı. 

Yaklaşık 3 yıldır devlet PKK çekişmesinde PKK’nın yanında saf tuttular… 

PKK ile açılım bitince “barış gitti” diyerek çığlıklar attılar… 

HDP’yi Meclis’e sokmam için manşetlerini PKK’nın siyasi kollarına kiraladılar… 

Atatürk’ü hatırlamaz oldular… 

Yetmedi, bizzat CHP kullanılarak PKK için “öz savunma” sözlerini sürmanşetlerden verdiler…

PKK’nın kendini savunma hakkı olduğunu yazdılar. 

FETÖ’nün servis haberlerini yayınladılar… 

Devlet ile FETÖ çatışırken, FETÖ sözlerini öne çektiler…

Parasızlıktan matbaasını satmak zorunda kalan ve onlarca çalışanı işten çıkaran gazeteyi bir anda paralı hale getirdiler. 

Biri bile sormadı bu değirmenin suyu nereden geliyor diye?

ELBİRLİĞİ İLE BİTİRDİNİZ

15 Temmuz oldu… Süreç aynen devam etti. 

Ey, Gazetenin imtiyaz sahibi vakfın yönetim kurulu! 

Cumhuriyet’e yapılan operasyonu kabul etmek mümkün değil tamam da, bu süreci de siz buraya getirmediniz mi? 

Ergenekon, Balyoz ve Cumhuriyet’e atılan bombalar ile hazırlanan düzen ile gelmediniz mi oraya? Şimdi de FETÖ operasyonuyla gidiyorsunuz işte. 

Koca bir cumhuriyeti bitirmek isteyenler var… Ama bir de koca bir cumhuriyet gazetesini bitirenler oldu. Tebrik ederiz. AKP, FETÖ, PKK işbirliğiyle bitirdiniz koca tarihi gazeteyi… 

Basın özgürlüğüne karşı her zaman mücadele edelim ama iğneyi de batırın kendinize be kardeşim.