SÜREYYA

SÜREYYA

Muzaffer Ayhan Kara, meslektaşımız.
Şişli Siyasal sonrası,Türk Dış Politikası ve 
Uluslararası İlişkiler alanında yüksek lisans yaptı.
Neredeyse 35 yıldır günlük gazete ve dergilerde yazıyor.
TV’lerde program hazırladı, yazılarını 
Cumhuriyet, Jeopolitik, Ulus, 
Gazete Kadıköy'de kaleme aldı.
Türk siyasal yaşamı, yakın siyasal tarih, 
ordu-siyaset ilişkileri alanlarında yayımlanan 
ve ikisi deneme-makalelerini derleyen, 
altısı da inceleme-araştırma olan sekiz kitabı bulunuyor.
Editörlüğünü üstlendiği dört kitap ve iki de broşür,
CHP üst düzey yönetimine ve meclis 
grubuna, örgütlere dağıtıldı ve 
dış politika ve uuslararası ilişkiler 
bağlamındaki CHP politikaları ve 
bakışına ilişkin ciddi bir kaynak ve 
külliyat olarak değer kazandı. 
Kara, bir dönem de Emekli Büyükelçi 
Osman Korutürk’ün milletvekilliği 
sırasında danışmanlığını üstlendi.
Kara, halen OdaTV’de günlük yazılarını sürdürüyor.

***
“Süreyya-Balıkların Efendisi”,  yazarın son kitabı!
Ona göre; “bir boyun borcu”ymuş. 
Süreyya Üzmez'i  yazmak!
Ankara’daki iş dünyası, 
diplomat, medya camiası, üst düzey politikacı, 
sanatçıların gittiği uluslararası ödüllü balık restoranı 
bir marka değer 
“Trilye’’nin işletmecisi. Aynı zamanda gastronom!
Yazarın da "sakıncalı" fişlemesiyle askerliğini yanında
yaptığı kırk yıllık dostu!
Çanakkale Kordon’unda çocukluğunda 
annesinin yaptığı Şam Tatlısı’nı, dondurmayı, 
limonatayı bembeyaz önlüğünü kuşanarak satan, 
daha sonra subay olup Genelkurmay Başkanlığı’nda 
Sosyal Hizmetler Müdürü
(Genelkurmay’da
üst düzey ziyafetlerinin organizatörü, tabldotunun başıdır!) 
Emekli olunca da kendi işletmesiyle popüler olan… 
TV programlarıyla  balık tüketiminin artmasına
ve denizlerimizin korunmasına katkı koyan..
Dünya mutfaklarını ezbere bilen ünlü bir guru 
olup çıkan Süreyya Üzmez!

***
Muzaffer Ayhan Kara, harika üslubuyla, zarifçe kullandığı Türkçe ile 
kitabında Süreyya Üzmez’in 
dünyaca ünlü 
Trilye’sinin başarısındaki sırrını “ciddi iş takibi, 
disiplin, sürekli yenilik, tazelik ve kalite” 
olarak açıklıyor.
Bununla ilgili çok sayıda bizzat tanık olduğu 
örnekleri de anekdotları da veriyor.
Sonra da ekliyor;
“Süreyya’ya ‘Balıkların Efendisi’ dememin 
sırrı onun şu cümlesinde:
‘Ben denizi, balığı, deniz ürünlerini 
sevdirmeyi kendime misyon edinmiş biriyim.’
Gelibolu’daki, Çanakkale’deki çocukluk 
günlerinden dünya mutfaklarına bir yolculuk…
Onu anlatmak kolay değil. 
Çünkü hep 
mükemmeli arayan, yetinmeyen 
bir zirve tırmanıcısı.
Tırmanışı sürecek. Misyonunu yerine 
getirmek için
yorulmaksızın ilerleyecek.
Hayatımıza kattıkların için teşekkürler Balıkların Efendisi.’’

***
Biz de deniz ve balık tutkunu 
Muzaffer Ayhan Kara ve Süreyya Üzmez’e
“Dünya Şairi’’ Nâzım Baba’dan dizelerle “Eyvallah’’ diyelim;
“Denize dönmek istiyorum! 
Mavi aynasında 
suların boy verip görünmek istiyorum! 
Denize dönmek istiyorum!’’

***
Denize komşu olmalı her zaman insan!..

https://twitter.com/Atikopruluoglu