Memur-Sen, 8’inci Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin uzlaşmazlıkla sonuçlandığını duyurdu. Konfederasyondan yapılan açıklamada, "Kamu görevlilerinin ve emeklilerin refah seviyesini artırmak, geçmişteki kayıplarını telafi etmek, ücret adaletini ve maaş dengesini sağlayarak çalışma barışını tesis etmek, zorunlu giderlerin etiketlere günlük yansıdığı enflasyonist ortamda memuru dardan, emekliyi darboğazdan kurtarmak için yürüttüğümüz 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri 27. günün sonunda maalesef uzlaşmazlıkla sonuçlanmıştır" denildi.
Konfederasyondan yapılan açıklamada, "kamu görevlilerinin ve emeklilerin refah seviyesini artırmak, geçmişteki kayıplarını telafi etmek, ücret adaletini ve maaş dengesini sağlayarak çalışma barışını tesis etmek, zorunlu giderlerin etiketlere günlük yansıdığı enflasyonist ortamda memuru dardan, emekliyi darboğazdan kurtarmak için yürüttükleri 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin 27. günün sonunda maalesef uzlaşmazlıkla sonuçlandığı" ifade edildi.
Memur-Sen'in, sürecin en başından itibaren uzlaşmak adına yürüttüğü görüşmelerde ısrarla toplu sözleşme masasının adaleti, hakkaniyeti sağlayacağına inandığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Pazarlık sürecini sadece maaş ve ücret iyileştirmesi değil memurun itibarını koruma, insanca yaşama kavuşma mücadelesi olarak gördük. Yasanın kendinden menkul olumsuzluklarını, sürenin darlığını ve konuların çokluğunu defaatle ifade ederek memnuniyet üretecek teklifin bir an önce gelmesi çağrılarımıza Kamu İşvereninin, refah payı ve taban aylığı içermeyen '10 artı 6 ve 4 artı 4"' şeklinde yaptığı yetersiz ve gerçeklerden uzak ilk teklifi reddettik.
Başkanlar Kurulumuzca açıklanan eylem takvimi çerçevesinde 81 ilde yaptığımız basın açıklamaları, bağlı sendikalarımızın münferit eylemleri, Türkiye gündemini belirleyen etkili sosyal medya çalışmalarımız sonrasında kamu işvereninin teklifine sadece bin lira taban aylığı zammı eklemesi üzerine, pazarlık edilebilir bir teklif gelene kadar Türkiye genelinde çadır nöbetlerine başlayacağımızı, iş bırakacağımızı, miting ve yürüyüş düzenleyeceğimizi kamuoyuna ilan ederek maaş çarpıklığını gidermeyen ve beklentileri karşılamayan bu teklifi de yok saydık, kabul etmedik.
18 Ağustos Pazartesi Memur-Sen'in öncülüğünde, alın terine sahip çıkan, gelirde adalet, ücrette denge isteyen yüz binlerce kamu görevlisinin Türkiye genelinde iş bırakarak birçok kamu hizmetini durdurması, on binlerce kamu görevlisinin 'Emeğimiz, Ekmeğimiz, Geleceğimiz İçin Eylemdeyiz' mitingimize katılarak hep bir ağızdan 'Hak, emek, adalet' diye haykırması, Hazine ve Maliye Bakanlığına yürüyüşümüz sonrasında kamu işvereni üçüncü teklifini sadece 2026 yılı için revize ederek 11 artı 7 şeklinde son teklif olarak açıklamıştır. Memur-Sen olarak bu teklifin son teklif olamayacağını, bu rakamlarla çalışma barışı sağlanamayacağını deklare ederek yeni teklif çağrımızı bir kez daha yineledik.
Memur-Sen'in yürüttüğü samimi, şeffaf ve kararlı mücadeleye, emeğin hakkının savunulması noktasında ortaya koyduğu sendikal iradeye, örgütlü gücünün eylemliliğine rağmen memurun sesine kulağını, emeklinin mağduriyetine gözünü kapatan kamu işvereni tüm bu kayıtsızlığını sürdürmüş ve 19 Ağustos tarihinde toplu sözleşme görüşmelerinin uzlaşmazlıkla sonuçlanmasına neden olmuştur. Kamu işvereninin uzlaşmaz ve çözümden uzak tutumuyla neden olduğu bu tabloya karşın, emeğin savunuculuğunu ve adalet arayışımızı yasanın dayattığı sınırları zorlayarak sürdüreceğimizi, tüm çözüm mekanizmalarını değerlendireceğimizi, hak arama mücadelemize toplu sözleşme süresi ve kapsamıyla sınırlı kalmadan bilfiil devam edeceğimizi tüm kamu görevlilerine saygı ile duyururuz."