Gazze’de 18 bine yakın çocuk öldü. İsrail’in soykırımı sürüyor, dünya sessiz. Gazze’de yaşanan insanlık dramını makalemizde okuyun.

İsrail’in 7 Ekim 2023’te başlattığı saldırılar Gazze’de bir halkı yok etmekle kalmadı, insanlığın da son nefesini boğdu.

Neredeyse 18 bin Filistinli çocuk, dünya kamuoyunun sessizliği eşliğinde hayata veda etti.

Bazen sessizlik, en büyük patlamadan daha ölümcüldür.

Gazze’de aylardır yaşananlar, insanlık tarihine kara bir utanç sayfası olarak kazındı.

İsrail ordusu, dünyanın gözleri önünde terörü bahane ederek Gazze’yi hedef aldı; bombalarla, açlıkla, hastalıkla soykırım yürüttü ve dünya, bu korkunç kıyıma sessiz kalarak ortak oldu.

Gazze'deki resmi kaynaklara göre, saldırılarda 17 bin 954 çocuk yaşamını yitirdi.

Evet, bu bir yazım hatası değil.

18 bin çocuk daha hayata adımı bile atamadan hayattan koparıldı ve kara toprağa düştü.

Toplam can kaybı ise 50 bin 21 kişiye ulaştı. Bununla da bitmedi; hâlâ 11 bin 200 kişi kayıp ya da enkaz altında.

Her bomba bir çocuğun kalbini durdurdu.

Her suskun bakış, yeni bir ölüm getirdi.

Bugün Gazze, moloz yığınlarının arasında yalnızca bedenleri değil, insanlığın vicdanını da kaybetti. İsrail’in Gazze’de düzenlediği saldırıların sayısı 12 bini aştı. 2 bin 165 aile, tüm fertleriyle birlikte yok edildi.

Bir zamanlar çocuk kahkahaları ve sıcak muhabbetlerle dolan evler, şimdi sessizliğin ve ölümün karanlığında yankılanıyor.

Bu yaşananlar bir savaş değil, planlı bir yok etme operasyonu, bir soykırımdır. Yani İsrail yalnızca binaları yıkmadı. Bir halkın tarihini, kültürünü, hatıralarını, törelerini, çocuklarını ve kadınlarını da yok etmeye çalıştı.

Maalesef kadınlar da bu insanlık dışı saldırıların hedefi oldu. Saldırılarda 12 bin 365 kadın hayatını kaybetti. Her biri bir toplumun temel taşıydı; bugün arkalarında sessiz, kimsesiz sokaklar kaldı.

Yani dostlar Gazze’de yalnızca bombalar öldürmüyor.

Açlık, hastalık ve soğuk da, İsrail’in uyguladığı abluka politikasının birer ölüm silahına dönüştü.

Doğdukları an ölüme mahkûm edilen 274 bebek ve toplamda hayatını kaybeden bin 150 bir yaş altı bebek de ne yazık ki, kan emici günümüzün hitleri İsrail'in kurbanı oldu.

İlk adımlarını bile atamayan bu bebeklerin gelecekleri, yıkıntılar altında sessizce yok olmuştu.

Bu tablo bir savaş raporu değil; insanlık onurunun yerle bir olduğu, vicdanın toprağa gömüldüğü bir utanç vesikasıdır.

Gazze, gözlerimizin önünde bir toplu mezarlığa dönüşüyor ve her suskunluk, her gecikmiş tepki, bu soykırıma bir tuğla daha ekliyor.

Her atılan bombada bir çocuk sustu, her susuşta bir insanlık kırıntısı daha kayboldu.

Ey insanlık!

Artık susma.

Gazze için ses ver.

Bu cinayetin suç ortağı olma, çünkü bir gün katil İsrail size de komşu olabilir...