Gündem:
KARAR SARAÇHANE'de PROTESTO EDİLDİ

KARAR SARAÇHANE’de PROTESTO EDİLDİ

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle ‌2 yıl 7 ay 15 gün hapisle cezalandırılmasına karar verildi.

Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki karar duruşmasına, sanık İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat katıldı. Çok sayıda CHP ve İYİ Parti’li isim de duruşmada izleyici olarak bulundu.

Duruşmada kararını açıklayan mahkeme, İmamoğlu’nun o dönem YSK Başkanı olan Sadi Güven ile 10 YSK üyesine yönelik zincirleme şekilde “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret” suçundan 2 yıl 7 ay 15 gün hapisle cezalandırılmasına karar verdi.

Mahkeme, İmamoğlu hakkında TCK’nın “Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma” konusunu içeren 53. maddesinin uygulanmasına hükmetti. Karar kesinleşirse, İmamoğlu’na siyasi yasak gelmiş oldu.

İBB Başkanı İmamoğlu’na siyasi yasak kararı Saraçhane’de toplanan vatandaşlara anons edildi. Karar vatandaşlar tarafından yuhalanarak protesto edildi. “Hak, hukuk, adalet”, “Hükümet istifa” sloganları atıldı.

İMAMOĞLU: MÜCADELEMİZ YENİ BAŞLIYOR

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, hapis cezası alan ve siyasi yasak getirilen İBB Başkanı’na destek için odasında ağırlayan İmamoğlu “Halkın verdiği yetkisi bir avuç insan alamaz. Mücadelemiz daha güçlü başlıyor Allah'ın izniyle” dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen karar sonrası Saraçhane'de toplanan vatandaşlara seslendi. Canan Kaftancıoğlu, BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, İBB Başkanı İmamoğlu ile otobüsün üstüne çıkarak konuşma yapan Akşener, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın belediye başkanlığı döneminde okuduğu şiir nedeniyle hapse atılmasını hatırlattı.

İMAMOĞLU VE AKŞENER HALKA SESLENDİ

Kalabalığa seslenen İmamoğlu, “Kim, sizin, millete ait herhangi bir sürecin önüne set kurabilirmiş. Hangi çılgın zincir vuracakmış, Hiçkimse…Bugün hep birlikteyiz, yarın daha da çoğalacağız. Şimdi birlik ve beraberliğimizi başlatıyoruz. Yarın daha da büyüyecek” dedi.

“BU ŞARKI DA BURADA BİTMEYECEK”

“Hey gidi Saraçhane! Hey gidi Saraçhane! Ne çektiniz be! Bundan yıllar evvel, burada okuduğu bir şiirle mahkum olan bir büyükşehir belediye başkanı vardı” diye konuşasına başlayan Akşener, kalabalıktan yuhalamalar yükselmesi üzerine, “Yok yok! Biz yuhalamayız. Biz gereğini yaparız. O büyükşehir belediye başkanı, buradan sizlere seslenip, İstanbulluya seslenip, ‘Bu şarkı burada bitmez’ dedi. Doğrudur. O şarkı orada bitmedi. Bugün Meral Akşener olarak söz veriyorum ‘Bu şarkı da burada bitmeyecek” şeklinde konuştu.

“BU KARARIN ARKASINDA BÜYÜK KORKU VAR”

“Hükümet istifa” sloganları yükselmesi üzerine Akşener “Önce gereğini yapalım” dedi, şöyle devam etti:

*Bugün iktidarda, yarından çok korkan bir irade var. İnsanlar korktuğu zaman ceza verirler. İnsanlar korktuğu zaman zulüm yaparlar. İnsanlar korktuğu zaman haksızlık yaparlar. Onun için bugün, Ekrem kardeşim, Ekrem başkan için verilen bu kararın arkasında bir büyük korku var. Size duyulan, demokrasiye duyulan, millet iradesine duyulan korku var. Onlar korkuyor ama biz, biz korkmuyoruz. Yaşasın hürriyet, kahrolsun istibdat diyoruz.

*Yıllar evvel bu meydanda şiir okuduğu için muhtar olamaz denilen, onunla ilgili manşet atılan bir büyükşehir belediye başkanı vardı. Amma velakin o cumhurbaşkanı oldu. Çünkü millet iradesine el uzatılmıştı. O günün korkakları, o günün vesayetçileri…Allahım ne büyüksün! Kimler, kimlerle beraber. Kimler ne hale geldi.

*Onlar istifa etmez kardeşim. Ne olacak biliyor musunuz? Bugün, bu kararı verenler siyah cübbelerini haksızlığa kılıf edenler, verdikleri kararın başında ne yazacak biliyor musunuz? Evet siz Türk milletisiniz. Ne yapacaksınız biliyor musunuz? Sandıkta gereğini yapacaksınız. Hem de o sandıkta hür iradenizle, helal oylarınızla, demokrasiyle diyecceksiniz ki ‘Hadi bakalım, sizi gönderiyoruz' diyeceksiniz. Diyeceksiniz ki ‘Korkunun ecele faydası yoktur'.

“SANDIKTA O CEZAYI YIRTACAKSINIZ””

*Ekrem başkana, bir tiyatro neticesinde bu cezanın verilmesi. Dün benzer cezayı bu millet nasıl yırttıysa, bugün verilen o cezayı da yırtacaksınız. Sandıkta yırtacaksınız, demokrasiyle yırtacaksınız.

*Sandıkta elbet hesap verecek. Dünün korkakları nasıl kaçarak gittilerse, bugünün korkakları da kaçarak gidecekler.

“SARAÇHANE’DE KURULAN MAHKEMEDE AKLANDIN KARDEŞİM”

*Bugün burada bir irade var. Bugün bir irade bir mahkeme kurdu. Bugün, başkana verilen cezanın karşılığı bir mahkeme kuruldu. Asıl mahkeme burası, Saraçhane'de kurulan mahkeme. O mahkemede aklandın kardeşim. Şimdi çok korkuyorlar. Yarın burada altı genel başkan olarak burada olacağız. Bu haksızlığın karşısında olacağız. Bu millet hiçbir zaman istibdata boyun eğmedi. Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet.

ALTI MASANIN LİDERLERİ BULUŞUYOR

Akşener’in konuşması ardından tekrar konuşan İBB Başkanı İmamoğlu, “Bu akşam burada buluşmamızın temel sebebi, yaşadığımız büyük hukuksuzluk. Biz hayatımızda aklımıza gelmeyecek şeyleri yaşıyoruz. Değerli genel başkanım Kemal Kılıçdaroğlu beni aradı. Yarın altılı masanın liderleriyle birlikte yine İstanbulluların evinde bir arada olacağız. Zamanını sizinle paylaşacağım. Yarın halkımızı buraya davet edeceğiz” dedi.

İMAMOĞLU: YARIN HALKIMIZI BURAYA BEKLİYORUZ.

*Bugün alınan karar işte bu hukuk dışı ve akıl dışı durumun ifadesidir. Bu dava, Türkiye'de yargının içine düşürüldüğü durumun bir özetidir. Bu karar, Türkiye yargısı adına utanç vesikasıdır. Bu karar, Türkiye'de adaletin kalmadığının ispatıdır. Bu karar, yargının muhalifleri cezalandırmaya dönük bir aygıta dönüştürüldüğünün en somut ifadesidir.

*Bu karar, bu ülkeyi yönetenlerin ülkeye adalet ve demokrasi getirmek gibi amaçlarının olmadığının kanıtıdır. Bu karardan sonra bu ülkede kim adalete güvenebilir? Bu karardan sonra bu ülkede kim mahkemelerden adalet bekleyebilir? “Devlet biziz, ülke bizimdir!” diye düşünen bir avuç insan…

“BOZUK BİR DÜZEN KURDULAR”

*Hukuku yok sayarak, milli iradeyle kavga ederek İstanbul'un ve Türkiye'nin geleceğini kendi dar çıkarları etrafında şekillendirmeye çalışıyor… O bir avuç insan kendi menfaatleri için bu güzel ülkede bozuk bir düzen kurdular…

Aldıkları her karar, attıkları her adım kendi çıkarları için… O yüzden bu büyük millet büyük bir yoksullaşma içinde… İşsizlik, hayat pahalılığı, mutfaktaki ateş… Çocuklarımızın umutsuzluğu, vatandaşımızın mutsuzluğunun nedeni bu Bozuk düzendir.

“MERTÇE MÜCADELE ETMEYİ BIRAKTILAR”

*Ülke ekonomik uçurumun eşiğinde… Çocuklarımızın gelecekten umudu kalmamış…
Bu milletin enerjisini “ahmakça” davalarla harcıyorlar… Bizi bölmeye, ayrıştırmaya ve bir kez daha hile ile kazanmaya çalışıyorlar… Bu bozuk düzenin sahipleri, artık dürüstçe, mertçe mücadele etmeyi bıraktılar…

*Kendi düzenlerini korumak için her türlü alavareye başvuruyorlar… Bu süreç 31 Mart gecesi Anadolu Ajansı'nın İstanbul seçim sonuçlarını milletten gizlemesiyle başladı. Tarihimizde görülmemiş, utanç verici, yüz karası bir uygulamaydı. Hukuka karşı, demokrasiye karşı hileydi.

*O gece hepimiz sandıklardan veri akışını durduran o iradenin kime ait olduğunu biliyoruz… Hepimiz o kararın hangi saraydan çıktığını çok iyi biliyoruz. O saray, adalet sarayı değildi…
31 Mart ve 23 Haziran İstanbul seçimlerinde bizzat taraf olan… Adaydan çok aday gibi davranan o irade… İşte o irade bugünkü kararın da arkasındadır… Bu defa da aynı saray aynı kararı dikte ettiriyor…

ERDOĞAN’IN SÖZLERİNİ HATIRLATTI

*‘Görüyoruz ki yargı gerçekten bağımsız değil. Böylece yargının işleyişine adalet ilkelerinin değil, siyasetin egemen olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.

*Siyasi rakiplerimiz, güç ve çıkar odakları, seçim sandıklarında karşımızda duramayacaklarını, önümüzü kesemeyeceklerini iyiden iyiye anlamış olmalılar ki, böyle bir yola başvurdular.
Bu yol yanlış bir yoldur. Çünkü adalet gün gelecek, yargıyı siyasallaştıranlara da lazım olacaktır' Bu cümleler doğru cümleler. Bu yorumlar doğru yorumlar. Ben de aynen böyle düşünüyorum.

*Diyeceksiniz ki ‘bu sözler senin değil mi zaten?' Hayır bu cümleler, ceza aldığı gün dönemin İBB başkanı, bugünün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri… Görüyorsunuz değil mi? Neredeeennn nereyeeee? Millet millet diye çıkanlar bugün “devlet benim”, “ben devletim” diyor.

*Evet, bu defa da aynı saray millet iradesini gasp etmek için adım atıyor… Atsın ama, sonuç alamayacak! Çünkü sizler çok iyi biliyorsunuz… O irade bugün güçlüymüş gibi görünüyor ama, asla güçlü değil. O irade bugün çaresiz, ne yapacağını şaşırmış… Gücü elinde tutabilmek için her düğmeye basıyor…

*Yanında hukuka inanan, vicdan sahibi tek bir kimse yok… Yanında milletin birliğine, ülkenin dirliğine çalışan kimse yok… Biz, bu tür adaletsizlikler karşısında susmayı ayıp kabul eden bir milletiz. Biz, küçük menfaat grupları için kurulmuş  bozuk düzen önünde eğilmez.

“HARKES İÇİN ADALET İSTİYORUZ”

*Biz bu ülkede, yalnız kendimiz için değil, herkes için adalet isteriz. Biz bu ülkede, güçlü olanın değil, haklı olanın sözü geçsin isteriz. İstanbul seçimlerini iptal ederek yaptığınız büyük adaletsizliğin hesabını millet sizden sandıkta sormuştu. Yine öyle olacak.

*Bu yüce millet hak yemeyecek ama hakkını da yedirmeyecek. Bu yüce millet hak yemeyecek ama hakkını da yedirmeyecek. Ey bozuk düzenin sahipleri… Ne yaptığınızı biliyoruz…
Tüm millet biliyor…  Ama şunu iyi bilin… Bizim insanımız; zorla zorbalıkla, hileyle dalavereyle kazananları değil, aklıyla, yüreğiyle, vicdanıyla mücadele edip, şerefiyle kazananları sever.
Bizim insanımız; şerefiyle kazananları da şerefiyle kaybedenleri de sever.

“AZ KALDI…”

*Az kaldı… Halkın gönlünde yerinizin olmadığını göreceksiniz.  Az kaldı…. Sandık gelecek, milletin vicdanının sizin için verdiği hüküm, bir tokat gibi yüzünüze çarpılacak. Az kaldı… bozuk düzeniniz sizi kurtaramayacak! Hiç ümitlenmeyin.

Gerginlik yaratıp kışkırtmak, sokağa dökmek hevesleriniz kursağınızda kalacak. Bu millet, güle oynaya, el ele, kardeşçe sandığa gidip, coşacak… Bu ülkeden esirgediğiniz adaleti ve demokrasiyi kendi elleriyle tesis edecek. Dünyaya ilham kaynağı olacak!
Birbirimizle sevgiyle bakacak, birbirimizle omuz omuza vereceğiz.

*Özgür, mutlu ve kalkınmış bir Türkiye'yi birlikte kuracağız. Milletimizle, 86 milyon vatandaşımızla bir olacağız, birlikte olacağız… Çocuklarımızın geleceği için hep birlikte daha çok çalışacağız… Bu ülkenin demokratları, muhafazakarları, milliyetçileri…
Sağ sol demeden bu ülkenin tüm muhalefet partileri…

*Ama en başta da CHP ve İyi Parti olmak üzere Altılı Masa'nın seçmenleri… Her renkten, her inanıştan, her kökenden namuslu ve vicdanlı insanlar olarak… Yani Türkiye İttifakı olarak… Bu memleketin ateşe atılmasına izin vermeyeceğiz. Hep birlikte, inançla yan yana geleceğiz…

*Bu ülkenin adalete ihtiyacı var… Bu ülkenin merhamete ihtiyacı var. Bu ülkenin umuda ihtiyacı var… Umudunuz eksilmesin… Umudunuzu yüksek tutun… Çünkü biliyorum ki, umutsuzluk adaletin düşmanıdır. Umut, ileri gitmemize izin verir. Güçlü insanların gerçekleri çarpıttığı analarda bile!

*Bize otur yerine dediklerinde, ayağa kalkmamızı sağlar. Ve sesini kes dediklerinde umut, dik durmamızı ve konuşmamızı sağlar. Ben ne hak yerim, ne de hakkımı yediririm. Bu tür oyunlar beni yolumdan çeviremez… Ne yılarım, ne de vaz geçerim… Sadece kendi çocuklarım için değil, bu milletin her bir ailesinin çocuğu için de Adil, özgür ve demokrat bir Türkiye kurmak için…

“YOK HÜKMÜNDEDİR”

*Bu ülkenin her köyünde, her kasabasında, her şehrinde… İnsanlarımız hak ettikleri bir hayata kavuşabilsin diye 7 – 24 çalışacağım… Ben görevimin başında, aynı enerji ve heyecanla çalışmaya devam edeceğim. Benim açımdan değişen hiçbir şey yoktur. Mahkeme kararının ne yönde kesinleşeceği konusuyla da hiç ilgili değilim.*Benim açımdan kesin olan şudur: Bu bozuk düzenin verdirdiği mahkumiyet kararı, benim vicdanımda, hem aklımda hem de aklımda yok hükmündedir! Siz de öyle hissedin ve öyle davranın… Bugün burada haksızlığa, adaletsizliğe ve hukuksuzluğa sahip çıktığınız için …
Her biriniz sağ olun, var olun…



SÖZCÜ Gazetesi
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87

BURSALI, ERDOĞAN'dan ÖZÜR DİLEDİ
Monoca’da lüks yat kulübünde ıstakoz yiyip sosyal medyadan paylaşan ve AKP’de hedef tahtasına konan...

Haberi Oku