Haydar Akar, Cengiz Mahmut B.'nin 2002 yılında Gebze Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğü'nde yıkama elamanı olarak işe başladığını, daha sonra Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Asri Mezarlığı'nda aynı göreve devam ettiğini belirterek, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava tutanaklarına göre, sanık Cengiz Mahmut B. İmam Hatip Lisesi'nden mezun olduktan sonra Kadiri Tarikatına bağlı olarak faaliyet göstermiş ve dini sohbetler düzenlemiştir. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Asri Mezarlığı'nda yıkama görevlisi olarak çalıştığı dönemde dini sohbetlerine katılan D. Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Y.T.'ye 8.sınıftan itibaren Asri Mezarlıkta bulunan odasında cinsel istismarda bulunmuştur. Mağdur Y.T.'nin davranışlarından şüphelenen bir öğretmeninin Y.T.'yi okul rehberlik servisine götürmesiyle olay ortaya çıkmıştır. Bunun yanı sıra sanığın başka bir öğrenciye de 11 yaşından itibaren cinsel istismarda bulunduğu ve istismarı sürekli hale getirdiği iddiası mahkeme tutanaklarına yansımıştır."
Haydar Akar, Milli Eğitim Bakanı'nın istifa etmesini isteyerek, şu açıklamada bulundu:
"Son dönemde ülke genelinde yasal olmayan yollarla faaliyet gösteren bazı dernek, vakıf ve cemaatler siyaseti ve dini istismar ederek, öğrencilere yardım adı altında kaçak yurtlar ve evler açarak, buralarda öğrencileri, kendi amaçları doğrultusunda yetiştirme girişimlerinde bulunmaktadırlar. Milli Eğitim Bakanlığı bu vakıf, dernek ve cemaatlere göz yumarak suç işlemektedir. Cinsel istismar girişimlerinde bulunan kişiler genellikle özgüveni düşük bireylerdir. Bu bireyler otoriteye sahip olduklarında bu gereksinimi, gizlilik içerisinde, baskıyla, doğal olmayan yollardan karşılamayı denemektedirler. AKP iktidarında hukuk kurullarının yok sayılması, kanunların tanınmaması ve yandaşların sürekli olarak korunması bu tür kişilik bozukluklarına sahip bireylere güç ve güven kazandırmıştır. Kocaeli'nde yaşanan bu olayda da görüldüğü gibi Milli Eğitim Bakanlığı öğrencilerini, Kadiri Tarikatı adına faaliyet gösteren, kendisini 'sözde' din adamı olarak tanıtan bir kişinin eline bırakarak çocukların cinsel istismara uğramalarına neden olmuştur. Milli Eğitim Bakanı yönetme gücünü kaybetmiş, eğitim faaliyetlerini bazı vakıf, dernek ve cemaatlere teslim etmiştir. Derhal görevinden istifa etmelidir."
ODA TV