12 YIL ÖNCE, 12 YIL SONRA...

AKP'nin iktidara geldiği tarihi kastediyorum.

Hatırlayın o dönemi.

AKP, kendisine rakip gördüğü sisteme karşı taarruz etmek için ne ittifaklar yaptı: ABD-AB-İsrail-PKK-Barzani-Fethullah Gülen cemaati-TÜSİAD-TOBB (Bazı odalar hariç)-Karen Fogg medyası-MHP içindeki Türk-İslamcılar-Emniyet içindeki cemaat yapılanması... 
Yanında da içine sızdıkları Emniyet, MÜSİAD gibi yapılar vardı.

Karşısındaki sistem neydi?

AKP'nin karşısında da Cumhuriyeti koruma ve kollama görevini üstlendiği belirtilen kuvvetler: TSK-CHP-MHP içindeki Türkçüler-Üniversiteler-Yargı-İP-DSP vs.

AKP'ye özellikle ABD ile ilişkilerde ve AB aday üyeliği sürecinde çok sert eleştiriler yapıldı.

AB ilerleme raporlarındaki TSK karşıtlıkları ilk kutup tarafından alkışlanırken, ikinci kesim Türkiye'nin içişlerine karışılmamasını vurguluyordu. AB liderlerine göre, Erdoğan büyük demokrat, ikinci kesimdekiler ise AB'ye göre gerici, Kemalist kalıntılardı.

ABD, AKP'nin “demokratik” hamlelerine yoğun destek verirken, ikinci kesim bu hamlelere karşı büyük direniş gösteriyordu.

Dünyanın en büyük Yahudi lobileri, Tayyip Erdoğan'a üstün cesaret ödülü verirken, ikinci kesim Filistin'e yapılan zulmü öne çıkararak, Siyonistlerle yapılan işbirliğini hedefe oturtuyordu.

ABD askerleri, Özel Kuvvetlerimizin başına çuval geçirdiğinde Tayyip Erdoğan ABD'ye nota verilmesi sorularını “Bu müzik notası mıdır ki hemen verelim” dediği için “ABD'yi korumak” ve “kendi askerine düşmanlık”la suçlanıyordu.

Yıllar yılları kovaladı.

Bir gün bir Alman Cumhurbaşkanı geldi ve hükümeti eleştirdi. Başbakan Erdoğan çıkıp “İçişlerimize karışamazsın” diye çıkış yaptı. Zaten bir süredir Batı'yla diyaloğu kötüleşmişti. Aslında Alman Cumhurbaşkanı Gauck'un “Geçmişinizle yüzleşin” çağrısını, Erdoğan'ın 24 Nisan taziyesiyle açtığı yol sayesinde yapmıştı ama yine de ODTÜ'de hükümete taarruza geçmişti. Gönül isterdi ki, Başbakan da, Gauck'a geçmişinizle yüzleşin dediği için de tepki gösterseydi...

Neyse..

İşin özü şu: Elbette dünya global ve eleştiriler olacak. Ancak bir yabancı Cumhurbaşkanı gelip, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne posta koyarsa, istisnasız herkesin tepki göstermesi gerekir. CHP'ye, DSP'ye, İP'ye vs. den beklediğimiz geçmişteki benzer tavrı göstermeleri ve omurgalı durmalarıdır. Irkçılığın kalesi olan bir ülkenin Cumhurbaşkanı bizlere demokrasi dersi veremez. Onlar önce yükselen Nazi tehdidine, Türkler başta olmak üzere Alman olmayanlara yönelik çifte standarda son versin. Başbakan eğer baştaki tutumunu değiştirip bizler gibi düşünmeye başladıysa da bu olumsuz değil, olumlu karşılanmalıdır...

Zaten bu tutum herkes için bir samimiyet sınavı olacaktır...
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87