NEDEN GÜLAY YEDEKÇİ?

Çünkü…

Sebepler o kadar çok ki hangisinden başlasam bilemedim…

Mesela kocaman bir yüreği var, öyle ki içine tüm insanlığı sığdırmış. Din, dil, ırk, mezhep demeden sımsıkı kucaklamış tüm toplumu…

En kabadayının yüreğinden daha yüreklidir Gülay Yedekçi…

Cesurdur, korkmaz kimseden, inandıysa eğer vazgeçmez davasından, yumruğunu vurur masaya.

Diyeceksiniz ki neden bu kadar çok övgüler, methiyeler yazıyorsunuz? Mırıldanmalarınızı duyar gibiyim.

Haklısınız…

Evet, methiyeler düzüyorum, övgüler yazıyorum ve hatta az bile yazdığımı düşünüyorum. Çünkü gerçekten yazdıklarım onu anlatmak için yetmez, çünkü kelimeler kifayetsiz kalır…

Az bile yazmışım aslında. Çünkü kendisini çok yakından tanıyorum. İyi ki de tanımışım dev yürekli cesur kadını…

Bizim yolumuz Uluslararası Ekolojik Kadın Köyü Projesi ile sosyal destek görüşmeleri sırasında, o dönem İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı olan değerli arkadaşım Prof. Dr. Kamile Akgül aracılığı ile kesişti. Zira Yrd. Doç. Dr. Yüksek Mimar Gülay Yedekçi aynı üniversitenin mimarlık bölüm başkanıydı ve sosyal projelere gönül vermiş bir kadın aktivistti.

Yaklaşık 15 dakika olarak planlanan görüşme uzadıkça uzadı ve saatler sürdü. . Sanki 40 yıllık ahbaplardır ve o gün yeniden bir araya gelmiştik. İşte o gün bu gündür hiç iletişimimiz kopmadı. Kadının ekonomiye katılımını sağlamak, ayakları üzerinde durmasını ve sosyal hayatın içinde güçlü yer edinmesine olanak sağlayan projemizin mimari projesini çizdi ve hayata geçire bilmek projenin startını verdi.  İnşallah Eskişehir’de başlıyoruz. Detayları bir sonraki yazımda kaleme alacağım ve müjdelerimizi vereceğim.

Ayrıca Gülay Yedekçi Hanım Evi Grubunu kurduk. Hiçbir parti gözetmeden, hiçbir ayrım yapmadan tek tek evleri geziyor. Amacı halkın politikacıya bir araya gelmesine olanak tanımak ve onunla sorunlarını rahatça konuşabilmesini sağlamaktı, sağladı da… 

Bitmedi…

Uluslararası Ekolojik Kadın Köyü Derneği ve Gülay Yedekçi Hanım Evi Gurubu ortaklığında Yalova Çınarcık’ta  “İşsiz Kadın Kalmasın” kampanyasını başlatılıyoruz.

Tüm kadınların sessiz çığlığı oldu TBMM’de. Şiddet gören, öldürülen kadınların, tacize uğrayan çocukların, memurun, işçinin-işsizin, emeklinin, madencinin, öğretmenin kısacası tüm toplumun dev yürekli kızı oldu. Yani sesimizi duyuramadığımız, haykırmak istesek de haykıramadıklarımızı o haykırdı bizlerin adına meclis kürsüsünden…

Örneğin meclis bütçe görüşmelerinde “Benim işçim, memurum, emeklim, öğrencim, kadınım, çocuğum yok bu bütçede” dedi ve bütçeyi yırttı, sonra da fırlattı attı.

Seçildiği günden bu güne imzasının bulunduğu 141 yazılı soru önergesi,70 kanun teklifi, ilk imzasının bulunduğu 32 meclis araştırma önergesi ve yine imzasının bulunduğu 645 meclis araştırması önergesi var.

İnanıyorum ki, seçimden sonra da TBMM’de bir kadın politikacı olarak kadın ve çocuk sorunlarına çözüm üreten projeleri hayata geçirecek ve dağ gibi bizlerin yanında olacak.

https://twitter.com/huzunyucel
https://www.facebook.com/huzun.yucel