ADALET YÜRÜYÜŞÜNDEN ÇIKARDIĞIM DERS (2)

Neşe Doster

03 Temmuz 2017, 20:04

ADALET YÜRÜYÜŞÜNDEN ÇIKARDIĞIM DERS (2)

Müthiş destek alan, insanların mutlu, sevinçli, güle oynaya yürüdüğü Adalet yürüyüşünde adalet isteyen herkes yürüyor. Her kesimden insan yürüyor. Çağdaş bir ülke özlemiyle, hak, hukuk, adalet istemiyle sınırları aşan kalabalıklar yürüyor. ABD’den Avrupa’ya, New York’tan New Jersey’e, Duesseldorf’tan Köln’e, Lozan’dan Mannheim’e, Karlsruhe’den Heilbronn’a yaban ellerde ülkesini düşünen gurbetçiler yürüyor. Bu görüntüler yürüyen kalabalıkların coşkusunu, gücünü artırıyor, onlara umut veriyor.

Ankara’dan beri elinde Nuriye ve Semih için Adalet pankartıyla yürüdüğünü söyleyen 60 yaşlarında birine “yakını mısınız?” diye sorulunca verdiği yanıt yukarıda sıralananların cevabı gibi geliyor; “Hayır, sadece vicdan sahibiyim!”

Yan yana, omuz omuza, dip dibe, can cana yürüyenlerin sohbeti de farklı ve etkili oluyor! Tabana yapışan asfaltta yürürken, genelde sırt çantalarıyla gelenlerin yanı sıra elinde, sırtında, kolunda hiçbir şey olmayanlardan birine yanaşıp soruyorum; “Yanınıza bir şey almamışsınız?” “Sırtıma yüklediğim derdimle yürüyorum. Yetmez mi?"şeklindeki yanıtı dağı taşı olduğu kadar benimde yüreğimi inletiyor!

CHP Burdur Milletvekili Dr. Mehmet Göker’in kendi icadı olan HOMA, açılımı; (Hümanist Olaylara Müdahale Aracı) seyyar su fışkırtma aparatı buluş olarak en çok alkışı hak ediyor.

Yürüyüş gruplarının arasında şunlar konuşuluyor; katliamın üzerinden 24 yıl geçmesine rağmen yangını hiç sönmeyen, asıl faillerin ve planlayıcıların korunup kollandığı Sivas yangını. İşleri ve ekmekleri uğruna 4 ayı geçen açlık grevleriyle Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın giderek ağırlaşan durumu. Ülkenin çeşitli yerlerinden gelen ve sabotaj kokan yangın haberleri!Ardı arkası kesilmeyen kadın cinayetleri. Konuşanları da, kulak misafiri olanları da ortak efkârlar da buluşturuyor. Sesi, avazı güzel olanlar türküleriyle, ezberi iyi olanlar şiirleriyle kalabalığı coştururken, biz yeteneksizlere de; “Kurban olam kalem tutan ellere” demek düşüyor!

Kızgın asfalt üstünde yürürken, sırttan ve yüzden ter dereleri akarken, sıcak dilleri pelteleştirirken serinlemek(!) için aralarda zat-ı şahanelerinin yorumlarına, majestelerinin açıklamalarına, klavye şövalyelerinin yazıp çizdiklerine gülüp geçiliyor…

Adalet yürüyüşünde yaşadığım süre boyunca beni hiç terk etmeyecek, yüreğimden ve aklımdan hiç çıkmayacak kareler,görüntüler, olaylar ve jestler gördüm. Ancak yürüyenlerin hiç birinin yüzünde tarihe geçeyim, ünlü olayım, önlerde yürüyeyim düşüncesini görmedim.

Adalet yürüyüşünün sosyal araştırmacılar, yazarlar, senaristler, yapımcılar, tarihçiler ve siyasetçiler açısından yaşanmış ciddi bir deneyim ve laboratuvar olduğunu,bir gün mutlaka film, roman, belgeselinin yapılacağını- yapılması gerektiğini biliyorum, görüyorum. Tıpkı o topluluğu ve ruh halini anlamak için neyin gerektiğini, biraz vicdanın yeteceğini bildiğim gibi.Tıpkı bu yürüyüşün hem siyaset hem de sosyal bilimler açısından bir dinamik olduğunu gördüğüm gibi. Eninde sonunda vicdan ve adalet bu topraklara geri gelince bu yürüyüşün itici gücü ve somut gücünün unutulmaması gibi…

Günlerdir heyecanla her türlü sıkıntıyı, suyu, kızgın güneşi, tozu toprağı, paylaşan insaf ve adalet ortak paydasında buluşanların gürül gürül yürürken bilinçle, umutla yarınlara pırıl pırıl bakarak yürümeleri gibi… Destek veren, görev alan, eşlik eden, elini taşın altına da sorunların üstüne de cömertçe koyan isimsiz kahramanların da asla unutulmayacağı gibi…

Özetle; Dünya genelinde; zamanın ruhuyla senkronize olanlar,insanların sevinçlerini, umutlarını yarım bırakanlar, sadece üst akla değil, çok üst iradeye sahip olanlar, kimselere hesap vermeden sömürmeye, semirmeye devam edenler! Ne der, ne düşünür bilemeyiz tabii ama bu yazıya, bu haberi paylaşmadan noktayı koyamam!

Efendim! Alman basını, gelecek hafta Hamburg’un ev sahipliği yapacağı G20 Zirvesi’ne maiyetini 6 Boeing uçağıyla taşıyacağını açıklayan Suudi Kralı Salman’ın develerini de beraber getireceğini öne sürdü. Bir oteli tamamen kapatan, 400 odasıyla kiralayan Salman, rahatı için tahtını da taşıyacakmış. (Aman diyim beterin beteri var!)

Yorum Gönder 0
Facebook Yorumları 0

İsim

Yorum Gönder

Kalan Karakter:

Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.