BELLEĞİM KONUŞUYOR…

Sözcü Gazetesi’nde 11 Eylül Pazartesi günü Dr. Nedim Türkmen’in yazdığı; “Vatandaş ülkesini neden terk eder?” yazısını okumasaydım ben bu yazıyı yazmayacaktım!

İslam İşbirliği Teşkilatı 1. Bilim ve Teknoloji Zirvesi’nin yapıldığı Kazakistan’da CB; “ En başarılı çocuklarımızı, en parlak beyinlerimizi Batılı kurumlara ve ülkelere kaptırıyoruz” demeseydi ben bu yazıyı yazmayacaktım!

Madem esinlendim ve yazdım, çaresiz okuyacaksınız…

“Irmağının akışına, düzlüğüne yokuşuna ölürüm Türkiye’m” diye dağı taşı inlettiğimiz ülkeyi terk gerekçesine bakmadan önce sayısal verilere göz atalım. 2016 yılında 82 bin kişi başka ülkelere taşınmış. 2015 yılında taşınan sayısı 64 bin imiş. Üzerinde durulup düşünülmesi gereken bu konu için gidenler; “çocukların eğitimi, ülkenin belirsizliği, yarınlara duyulan güvensizlik, kişisel güvenlik arayışı” gibi nedenler öne sürerek ülkeyi terk ediyorlarmış. En çok Kanada, Portekiz, Yunanistan, İspanya, Bulgaristan, Yeni Zelanda, Avusturalya, Hindistan, Fransa ve Çin’e gidiliyormuş…

Gidenler haklı mı haksız mı? Sorumlu kim mi? Bu göç nasıl önlenir? Yönetim yakındığı bu göçü durdurmak için hangi önlemlere başvurur, ya da vuracak mıdır? Bu ayrı ve uzun bir yazı konusudur ve benim bilgim dışındadır! Çizmeyi aşmamak için anladığımızla yetinerek kendi bakış açımızla anlatmaya çalışalım!

İnsanın doğup büyüdüğü, alıştığı, huzur duyduğu ülkesi onun evidir, yaşam alanıdır, bazen derin duygularla sahiplendiği odasıdır, bahçesidir, konforudur, güvenliğidir, sevdiğidir, alıştığıdır, sığınağıdır, kıymetlisidir.

Ortak geleneğidir, türküsü- şarkısıdır, dostluklarıdır, anılarıdır, koşup düştüğü, sokaklarıdır, ilk buluşmaya hazırlandığı caddedeki pastanedir. Düğününün yapıldığı salondur, çocuğunu kucakladığı hastanedir. Her gün yolunu teptiği iş yeridir. Alışverişini yaptığı pazardır, bakkaldır, markettir. Ana- babasını ziyaret ettiği mezarlıktır.

Ülkesine bir şey olursa, ülkede bir şeyler ters giderse, ülke yanıp yıkılırsa insan da yanar ve yıkılır. Dayanamaz bu acıya, karnına ağrılar, yüreğine hançerler, boğazına düğümler saplanır. İnsanın memleketi binasıyla, doğasıyla belleğinde derin anlamlar taşıyan, başına bir şey geldiğinde yüreğini acıtan, kaderi kaderiyle özdeşleşen bir yerdir…

Bu tanımlamadan sonra kişisel de olsa öncelikle beni Atatürk ve cumhuriyet değerleriyle buluşturan ülkeme, daha sonra bunları bana yaşatan doğduğum yere, duruşumu, alt yapımı, varsa başarılarımı her fırsatta alkışlayan dostlarıma nasıl teşekkür etmem?

Yaptıkları için, katkıları için, insanı insan yapan değerleri bulup çıkardıkları için, bu değerleri yücelttikleri için, çevrelerine ve dünyaya sevgiyle, saygıyla, sevinçle bakıp sarıldıkları için onlara nasıl minnet duymam? Eksiklerim için özür dilemek de geç kaldığımın bilinci ve mahcubiyetiyle nasıl ağız ve gönül dolusu sağ olun demem?

Erkenden çekip gittikleri için bize arkadaşlıklarının verdiği neşe eksik kalanlara, telefonun ucundaki o sıcacık sesi artık duymayacak olduklarımıza, iki çift lafın belini artık kıramayacak kadar uzaklara gidenlere, uykularımızı bölen bu adaletsizliğe nasıl isyan etmem?

İşi mizaha vurduğumuzda attığımız kahkahaları eksik kılanlara, yapılan esprilere biz gülünce onlar gülemedikleri için üzüldüklerimize, gurur duyulası başarılarımızda yanımızda olmadıkları için coşkumuza gölge düşürenlere nasıl “alacağınız olsun!” demem?

Sözün özü; Gidenlerin gitme gerekçesine baktığımda duruyorum! İnsan olarak, yurttaş olarak, anne olarak, birey olarak aile olarak, toplum olarak dürüst olalım ve gerekçelerin bir kısmına olsun katılalım. CB’nın dediği gibi en başarılı çocuklarımızı, en parlak beyinlerimizi Batılı kurumlara ve ülkelere kaptırmayalım…

Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87