DÜNYAYA ve İNSANA DAİR…

Hepimizi ezim ezim ezen, ürkütücü bir tahakkümle kuşatan afişler, binalardan üstümüze üstümüze gelen dev posterler, yayım yayım yayılan irili ufaklı yazılar, inşaatlardan sarkıtılmış pankartlar arasında referandum bitti ya! Bayram yapsak yeridir doğrusu…
Sağa döndük varlar, sola döndük onlar, rampada kaldık karşımızdalar, yokuş aşağı indik burnumuzun dibindeler, evden işe gittik yanımızdalar, işten yemeğe çıktık arkamızdalar, çay bahçesine oturduk yan masadalar!
Üstelik ciddi, heybetli, haşmetli, ürpertici, pederşahi bakışlarla ve üstten bakan bir duruşla! Bu bakış, bu tahakküm, bu her yerde önümüze çıkma bize sembolik olarak çok şey anlatıyor. Dünyaya, insana ve geleceğimize dair! Üstelik uzun bir dönem için…
Bu bakıştan yarına ne kalacak? Kısa orta uzun vadede ne kadarı hayata geçecek? Bu cesaret ve inadın sonu nereye varacak? Tarihler ne kadarını yazacak?Bilmiyorum ama şunu biliyorum bu sorulara yanıt vermek içinmuhakemenin terazisine sık sık başvurulacak…
Korkudan nerdeyse hazır ol da durulan bunca görsel bombardıman için şunu gözden kaçırmamak gerekir. Referandum sırasında ülkemize gelen batılı bir yabancı hele de biraz kültürsüz biriyse ülkenin adının EVET olduğunu düşünmez mi?
Ya da her yandan ortalığı kuşatan dev posterleri görünce bunlar kim demez mi? Bunca yoğunluk karşısında, durup acep hangi başarıları elde etmiş,  meydan savaşı kazanmış bir asker mi? Ülkesini siber saldırıdan kurtaran bir komutan mı? Ülkesine çağ atlatan bir devlet adamı mı? Ülkesini ekonomik dar boğazdan çıkaran bir yönetici mi? Ülkesine istihdam sağlayan, geleceğe dönük yatırımlar yapan, fabrikalar kuran örnek bir lider mi diye merek etmez mi?
Sonra da önüne çıkan birine sorduğunda şu yanıtları alınca şaşırmaz mı? “Hayır hayır yanılıyorsunuz hiç biri değil! Tersine kamu arazileri, kamuya ait fabrikalar onların döneminde yabancılara, satıldı. Pek çoğunun kapısına kilit vuruldu. İğneden ipliğe her şeyi dışardan alıyoruz. Tarım ülkesiyken tahılı ithal eder olduk” gibi sözleri…
Ülkemize gelen yabancı bu yanıt karşısında şaşkınlıkla ve gözlerini açarak bakınca, açıklamayı yapan yerli önce soruyu soranın yüzüne, sonra sağına, daha sonra soluna, derken arkasına baktıktan sonra önüne bakarak sustu.
Ne söyleyecekti ki?
Erdoğan’a göre “Atı alan Üsküdar’ı geçmişti. Azerbaycan, Katar, Bahreyn ve Hamas liderleri de telefonla tebriklerini iletmişlerdi!
Ne söyleyebilirdi ki?
Not: Gün gözümüzü kapatmadan, itirazı unutmadan, dilimizi yutmadan, iftiraları ve itirafları yine ve yeniden düşünmek günüdür. Ya da alıştırdıkları üzere 90 derecelik dönüşleri hatırlamak!
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87