EN HAYIRLISI NEYSE O OLSUN!*
 

Başlığı çaldım! Kimden mi bakanlardan! Bayram tatilinin kaç günü olacağı konusunda aralarında anlaşamayan iki bakan basın ordusunun sorusuna başlıktaki cevabı vermiş.  Şimdi millet olarak en hayırlısı neyse onu bekliyoruz… 
 

Ağanın eli tutulmaz misali artık emeklilere bir kıyak mı yaparlar? Tatil köylerini halka mı açarlar? Evlerden alıp sahillere mi taşırlar? İç turizm battı bari devlet eliyle canlandıralım diye uzun vadeli taksit olanakları sağlayıp cümle âleme gemi turları mı düzenlerler? Bu konudaki önerilerimi sayfalarca yazabilirim ama uzatmayayım. Hayırlısı neyse o olsun…
 

Uzatırsam etkili ve yetkililerden azar işitebilirim! İlgili bakanlardan biri ya da bir kaçı kalkıp da bana; “Ey gafil! Sen gazete okumuyor musun? Anlı şanlı hükümetimizin 500 bin inek, 475 bin koyun, 75 bin ton kırmızı et, 700 bin ton arpa, 700 bin ton mısır, 100 bin ton pirinç ithal ettiğini bilmiyor musun? Hal ve gidiş böyle iken ben senin önerilerini nasıl karşılarım. Otur evinde misafirini ağırla” demez mi? Bunun üzerine derin fay hatlarını daha da ağırlaştırmanın âlemi yok deyip ben de susmaz mıyım?  Ve üzerinde onca çalıştığım, çaba harcadığım öneri paketimi derhal geri çekmez miyim? Önce vefalı okurlarımın sonra da yönetim erbabının sabrını tüketmemek için hemen çark etmez miyim?
 

Hayırlısı neyse o olsun diyerek ve dileyerek, ama yetinmeyerek ve sinmeyerek devleti ele geçiren ve kendine göre şekillendirenlerden ilkelerin neden hiçe sayıldığını, kurumların neden tek tek yok edildiğini, yönetimin bazen sivri dille, bazen bağırarak bize, özellikle de kadınlara çevirdiği okların daha çok çağdaş yaşamı neden hedefe aldığını sormaz mıyım? Tıbbi terimle ağır kanamalı, umutsuz gibi yoğun bakımda tutulan (unutulan mı demeliydim?) pek çok kurumun elimizden hoyratça kayıp gitmesinin yarattığı travmadan söz etmez miyim?
 

Dilek ve temennileri içeren bu girişten sonra başlığa ve sonuca gelirsek! Efendim, CB; “Bayram tatilinin uzaması turizm açısından iyi olur. İç piyasanın canlanması için bayram tatilinin 10 gün olması konusunda beyanatlarım var” dedi. Başbakan; “Karar için Salı günkü bakanlar kurulu toplantısını bekliyoruz” dedi. Buna göre;
 

1.Öneri 31 Ağustos/ 4 Eylül tarihleri arasını kapsayacak olan 4.5 günlük tatil.
2.Öneri 30 Ağustos’u da kapsayacak olan (kaynatacak mı demeliydim?) 6 günlük tatil.
3.Öneri 26 Ağustos/ 4 Eylül tarihleri arasını kapsayacak olan 10 günlük tatil.

İşin aslı faslı şu ki karar verilmiş, emir saraydan çıkmış, ilgili makamlar tarafından onaylanmış, Salı günü resmiyet kazanacak! Bu kadar yalın, bu kadar kolay yani!
 

Sırada iç piyasanın kalkınması var. Ne demişti bakanlar? “hayırlısı neyse o olsun”. Hayırlısının ne olduğunu her zaman CB bilir zaten…
 

Bunun için demeç vermeye, bakanlar kurulunu beklemeye, kafa yormaya ne gerek? 

Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87