"Askerlerimiz karakollardan çekilerek dağlar PKK'ya bırakılmıştır. Tabelalar üç dilli oldu. Apo'yu getiren paşalar içeri alındı. Bu ülkede 'Türküm', 'Milliyetçiyim' demek suç oldu. Ülkeyi yönetenler, 'Türküm' demekten korkmaktadır. Adı Türk olan devletimizin Başbakanı siyasi hayatında bir defa olsun 'Türküm' dememiş, tam aksine Türklüğü ayaklar altına almıştır. PKK şehirlerde ve dağda eskisinden çok daha güçlüdür. Açılım süreci dedikleri koca bir balondur ve ülkeyi daha büyük olaylara hazırlayan bir süreçtir. Bu süreçten vazgeçildiği zaman eskisinden daha çok kan dökülecektir. Elbette ölenler yine fakir çocukları, sizlerin çocukları olacaktır. Diyarbakır'da kutlanan Nevruz da Apo'nun mektubu okunurken meydanda yüz binlerce insan vardı. Dev PKK posterleri, Türkiye Cumhuriyeti aleyhine pankartlar, 'Ya müzakere, ya savaş posterleri', Apo ve ölen PKK'lıların resimleri vardı. Bir Türk bayrağı, polis ve güvenlik elemanı yoktu. Diyarbakır başka bir ülkenin başkenti midir? Güvenliği KCK sağladı. Açılım sürecindeki gizli görüşmelerinde Diyarbakır'ı PKK ya mı bıraktılar. Apo,'müzakareler yasal olsun anayasal zemine oturtulsun, biz bu işi ancak AKP ile yaparız eğer AKP olmaz kötü şeyler olur' diyor."
DHA