TARİHÎ ÇAĞRI

KARŞIYAKA PLATFORMU'NDAN KAMPANYA

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MHP lideri Devlet Bahçeli, BDP lideri Selahattin Demirtaş, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Yargıtay Başkanı Ali Alkan, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto’ya hitaben başlatılan imza kapmanyasında; cumhuriyetin kurucu felsefesine saldırı, siyasallaşmış, çalışmayan yargı, gelir dağılımındaki adaletsizlik, güdümlü medya, kamu yönetiminde yolsuzluk ve bölgeler arası kalkınmışlık farkını ülkenin giderilmesigereken en acil sorunları oldukları belirtildi.

İşte o imza kampanyasının tam metni:

"Aşağıda sıraladığımız güncel sorunların, kökleşmiş yapısal bozukluklar olduğunu ve çözüm üretilmemesi durumunda, geri dönüşü olmayan kayıplara sebebiyet vereceğini düşünüyoruz. Ülkemizde üzerine gidilmesi gereken acil sorunlar olarak şunları görüyoruz;

CUMHURİYETİN KURUCU FELSEFESİNE SALDIRI.

SİYASALLAŞMIŞ, ÇALIŞMAYAN YARGI.

GELİR DAĞILIMINDAKİ ADALETSİZLİK.

GÜDÜMLÜ MEDYA.

KAMU YÖNETİMİNDE YOLSUZLUK.

BÖLGELER ARASI KALKINMIŞLIK FARKI.

Hiçbir siyasi yapıya bağımlı olmadan, suçlayarak değil, tespit ederek diyoruz ki;

Ulusal servetin büyüklüğünü, karmaşık istatistiki rakamlarla değil, sokaktaki insanın yaşam standardı ile ölçüyoruz. Kalkınmışlığın, kişi başına düştüğü söylenen yıllık amerikan doları gelirle değil, çocuk başına düşen yıllık gülme sayısıyla ölçülebileceğinin farkındayız. Ülkede kaç zengin olduğuyla değil, zenginliğin paylaşımıyla ilgileniyoruz. Halkın kaliteli sağlık ve eğitim hizmetlerine ulaşım imkanına, bireysel ve toplumsal güvenliğe, kamu kaynaklarının yönetilmesinde sergilenen politikanın şeffaflık ve dürüstlük oranına, herkesin kirletilmemiş doğal çevrede yaşama imkanına sahip olmasına, çalışanların hakettikleri geliri elde ettikleri bir işe sahip olmalarına ve iş güvenliğine önem veriyoruz. Adaletin, cezaevi sayısını artırmakla değil bağımsız ve ve tarafsız mahkemelerin güçlendirilmesiyle sağlanabileceğini biliyoruz.

Yargı-Medya-Siyaset ilişkisinin mevcut durumda çarpık ve sağlıksız olduğunun farkındayız. Bağımsızlığını yitirmiş bir yargının, adalete değil güçlülere hizmet edeceğini biliyor ve bu konuyu Devletin varlık sorunu olarak görüyoruz. Medyanın taraflı ve güçlüden yana yayıncılık yapması durumunda, halkın en önemli bilgi kaynağının zehirlenmiş olacağını biliyoruz. Medya tarafından sistematik olarak aldatılan halk, hipnoz altındaki insanlarla aynı tepkiyi gösterir. Bunu görüyor ve yaşıyoruz.

Farkında olduğumuzu ve talep ettiğimizi görün. Kendimiz için, çocuklarımızın geleceği için, insan onuruna yakışır bir yaşam için, omuzlarınızdaki tarihsel sorumluluğun gereğini yerine getirin."

ODA TV