KARINCA KARARINCA FAYDAMIZ DOKUNSUN!

Belli ki bazılarının, özelikle de siyasete girmek için ısınma turlarına çıkanların, yüksek tepelere “ben buradayım” diye göz kırpanların tarih konusunda bayağı eksikleri var, onun içinde ciddi ders almaları gerekir. Hele de parlamenter sistemden sıkılanların acilen konuya eğilmeleri, sıkı kitap okumaları, sıkılmadan tarih çalışmaları bünyelerine iyi gelecektir. Çünkü siyaset,  okunması gereken bir kitaptır. Geçmişin boşluklarını doldurmak için alt yapı ve özelikle de tarih bilgisi ve ciddi birikim ister!

Bu zorunlu girişten sonra yeniden başa ve ülke gündemine dönme zamanıdır.

Sabah akşam bize pompalanan bilgiler yetersiz kaldığından kafam karışıyor. İyisi mi konuya el atalım ve sorularımızı sıralayalım! Anayasa değişip, başkanlık gelince; enflasyon düşecek mi, dolar gerileyecek mi, işsizlik azalacak mı, turistler akın akın ülkemize gelecek mi, yabancı sermaye yatırım için kuyruğa girecek mi, PKK silah bırakıp, IŞİD terörü sona erecek mi, milli gelir artıp, kişi başına düşen rakam büyüyecek mi?

Ülkenin karne notu yükselecek, ülkemiz şahlanacak, dünya yolsuzluk araştırması ve basın özgürlüğünde aldığımız derecelerde(!) yerimiz değişecek mi? İstanbul’un taşına toprağına göz diken iştiha azalacak mı? Referanduma ayarlı, seçmene yönelik göz boyayan ve tavlayan politikalar tam gaz devam edecek mi? 2016 yılında özgürlükler konusunda en çok gerileyen toplum olma utancımız bitecek mi?

Bitmedi. Eğitimde çok başlılık sona erecek mi? Çağdaş bir model uygulanacak mı? OECD sıralamasında zirveye yaklaşılacak mı? Maaşlar artacak mı, hâkim ve savcılara verilecek olan 2 bin 700 lira zamdan sonra diğer emekli ve çalışanlara da makul bir artış sağlanacak mı? Yolsuzluklar bitecek, komşularla iyi geçinilecek mi? Yazar ve aydınlar istedikleri soruyu soracak mı? Sorduğunda başına iş açılacak mı? Yanıt evetse ve tüm bunlar hayata geçecekse söz veriyorum! Eleştirel yazıları unutup, alkışlayan yazılar yazacağım…

Yine cahillik övülmeyecekse, kadının yeri evidir, işi anneliktir denmeyecekse, kadın düşmanlığının önü kesilecekse, sanata değer verilecekse, başkalaşan ve dönüştürülen Türkiye normalleşecekse böyle bakıldığında- ki bu gerçekçi bir bakıştır. Söz veriyorum! Azimle, inatla, tutkuyla, dirençle, cesaretle, çalışma disiplini, duygu ve düş gücüyle ben de varım. Yineliyorum. Çok boyutlu bir şölene dönüşecek olan ve bizi kucaklayıp, zenginleştiren bu düzen için ben de varım.

Amasız fakatsız tüm bunlar hayata geçecekse, sorularıma cevap zamanımızın Türk büyüklerinden hemen gelecekse, sorgusuz sualsiz 3 aydır içerde yatan Cumhuriyet’ten arkadaşlarım çıkacaksa, sıraladıklarıma verilecek evet yanıtı kimin hesabına yazılırsa yazılsın, kime yararsa yarasın, kime yansıyacaksa yansısın hayatımıza değer katacak ve ülkeyi yaşanılır kılacak bu ortam için başarı sayacak, helal olsun diyeceğim. 

Ne demişler? Allahtan umut kesilmez. Ya da umut fakirin ekmeği…
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87