'TELGRAFHANE' SUSMAZ!..

'TELGRAFHANE' SUSMAZ!..

Atilla Köprülüoğlu

[email protected]

03 Ocak 2016, 15:59

'TELGRAFHANE' SUSMAZ!..

Kısa pantolonluydu o bürodan içeri girdiğinde.

Yıl 1970...

12 yaşındaydı...

Muhabirlik, foto muhabirliği, montaj, pikaj, paketçilik, şoförlük, çaycılık bile yapmıştı.

Bir neferdi 49 yıllık büroda…

Adını Mustafa Kemal’in verdiği Cumhuriyet’i en çok o sevmişti!..

İlhan Selçuk, Uğur Mumcu, Mehmed Kemal, Ekmekçi, Ali Sirmen, Oktay Akbal, Livaneli,

Demirtaş Ceyhun, Refik Durbaş;

İzmir’e geldiğinde onu isterlerdi yanlarına..

Bu isimlerle onun sayesinde tanıştı bu satırların yazarı da…

Bir defasında Mehmed Kemal, “Taçsız Kral” Metin Oktay ile röportaj yapmak istemişti.

“Futbolun Tanrısı”, Gümrük’teki Kardıçalı Han altındaki “Gol Pub”ı çalıştırıyordu.

Buz gibi Arjantinler eşliğindeki söyleşiye dahil talihliydim…

Ömrüm boyunca unutamayacağım bir sohbete tanık oldum.

Kral’ın her konuşmasını “Nazım Baba Şiirleriyle” süslemesine de…

***

Bir anekdot daha…

Ozan Yazar Refik Durbaş, Cumhuriyet’te düzeltmendi...

Yanılmıyorsam 70’lerin sonuydu…

Cumhuriyet’in Temsilcisi Hikmet Çetinkaya’dan sonra “en eskisi’’ ve ben; “Topçu’nun Yeri’’nde oturuyorduk...

Durbaş yeni yazdığı şiirini okumaya başladı:

“Elim sanata düşer usta,

Dilim küfre, yüreğim acıya

Ölüm hep bana,

Bana mı düşer usta?

Sevda ne yana düşer usta,

Hicran ne yana,

Yalnızlık hep bana,

Bana mı düşer usta?

Gurbet ne yana düşer usta,

Sıla ne yana,

Hasret hep bana,

Bana mı düşer usta?’’

Bu şiir daha sonra Zülfü Livaneli’ce bestelenmiş, dillerde marş olmuştur…

***

Yıllarca Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) başta olmak üzere meslek örgütlerinde mücadele verdi.

Gazetecilik yarışmalarından da ödüller ile çıktı.

Son güne kadar yazı yazdı Cumhuriyet’te Nüvit Tokdemir!..

Yeni yıl öncesi kapatılan İzmir Bürosu için yazılan yazılarda, kınama demeçlerinde yolu oradan geçen isimler sayıldığı halde -nedense- Nüvit Tokdemir anılmadı!

Hulusi Özçoban, Barış Kudar da!

“Geçmiş olsun’’ için aradığımda şu tümce çıktı ağzından:

“45 yıldır açık bir kapı kapandı! İçim acıyor…’’

Ben de Melih Cevdet “Telgrafhane’’sini okuyuverdim:

“Uyumayacaksın,

Memleketinin hali,

Seni seslerle uyandıracak,

Oturup yazacaksın,

Çünkü sen artık o sen değilsin,

Sen şimdi ıssız bir telgrafhane gibisin

Durmadan sesler alacak,

Sesler vereceksin,

Uyuyamayacaksın,

Düzelmeden memleketin hali,

Düzelmeden dünyanın hali..’’

“Eski-meyen Dost’’!

Yazacaksın...

Nereyi boş bulursan!..

https://twitter.com/Atikopruluoglu

Yorum Gönder 0
Facebook Yorumları 0

İsim

Yorum Gönder

Kalan Karakter:

Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.