VEBALİ AĞIRDIR! YAPMAYIN…

Neyimiz var, neyimiz yoksa Atatürk dönemine borçluyuz, bazıları kabul etmese de bu kesin. Şimdi evsiz ve ekmeksiz bir ulusun başardıklarına bakalım.

Yoksulluk, ilkellik, gericilik, çağ dışılık, bilgisizlik büyük ölçüde yenilmiş.
Aklı özgür kılarak, aydınlanmayı yayarak, bağnazlığa son vererek, kadın-erkek eşitliği getirilerek, yüzde 93’ü okuryazar olmayan bir halkı eğitip bilgilendirerek yurttaş olmaları sağlanmış.
Salgın hastalıkları büyük ölçüde halledilerek, sanayileşme adımları atılarak, barış sağlanarak, ulus olma yolunda büyük ve kararlı adımlar atılmış.

Yapılanlara ve yazılanlara bakınca Cumhuriyete bu hınç, bu kin, bu bitip tükenmeyen öfke nedendir bilinmez ama! İnönü’nün İkinci Dünya Savaşı’nda ülkemizi tek şehit vermeden atlatmamız için yaptıkları iyi bilinir…

Toplam 72 milyon insanın öldüğü, Rusya’dan asker- sivil 23 milyon, Almanya’dan 7 milyon, Polonya’dan 5.6 milyon, Fransa’dan 567 bin, İtalya’dan 453 bin, İngiltere’den 450 bin kişinin yaşamın yitirdiği bir savaşta bu büyük bir başarı değilse nedir? Bu unutulacak, görmezden gelinecek iş midir?

Yine 1969 seçimlerinde bir gencin İnönü’ye; “Sen bizi aç bıraktın” sözüne karşılık İsmet Paşa’nın verdiği cevap; “Ben sizi aç bıraktım ama babasız bırakmadım” sözü unutulacak yanıt mıdır?

Bugün Cumhuriyetin kurumları yıkıldı, kurucunun fotoğrafları duvarlardan indirildi, dönemin anıları yerle bir edildi, büstleri kaldırıldı, isimleri alanlardan- meydanlardan, stadyumlardan silindi, protokol rengi kırmızıdan maviye dönüştü, şarkılar- marşlar susturuldu, ulusal bayramlar çeşitli nedenlerde iptal edildi ama Venizelos’un sözü kitaplardan da, hafızalardan da silinmedi!

“Atatürk, evrenseli arayan, Türkiye’nin batıya ait olduğuna inanan, kimseyi düşman olarak görmeyen ve Yunan Harbi’nden 5 yıl sonra benimle kol kola girebilecek kadar önyargısız bir liderdi. Herkes dönüp Cumhuriyet’in 10 yıl bayramındaki giyim kuşama baksın. Avrupa’da bile bu kadar Avrupalı görünen insanlar yoktur.” 

Venizelos’u okurken bazılarının Cumhuriyetle ilgili değerlendirmeleri aklıma düştü tekrar dönüp baktım hazretlerin ne dediğine!

Davutoğlu; “Parantezi kapatacağız” demişti.
AKP’li vekil Tülay Babuşçu; “600 yıllık imparatorluğun 90 yıllık reklam arası sona erdi” diye buyurmuştu.
AKP’li vekil Zehra Taşkesenlioğlu; “Yüzyıllık prangadan kurtulacağız” şeklinde kendince bir açıklama yaptı.

Parantez, pranga, reklam arası öyle mi?
Duymazdan, görmezden gelseniz de gerçekler ortada.
Ya açın tarih okuyun, ya da özel tarih dersi alın! Başka yolu yok bu işin…
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87