HaberHabere ÖZEL:
İYİ'lere KADIN PANELİ

İYİ'lere KADIN PANELİ

İYİ Parti İstanbul 3. Bölge Kadın Teşkilat Başkanı Yeşim Uygur tarafından Bahçelievler Kültür Merkezinde düzenlenen saha motivasyon toplantısı, protokol konuşmalarının ardından Toplumsal Şiddet ile Mücadele Komisyonu Başkanı Arabulucu Av. Handan İlağa’nın verdiği “Kadın Yönelik Şiddet Nasıl Önlenir” ve “İstanbul Sözleşmesi”nin önemi konulu söyleşi ile devam etti. 

Av. Handan İlağa 4320 sayılı Ailenin Korunması Kanun, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ve İstanbul Sözleşmesi hükümleri konusunda salonda bulunan kadınlara bilgi verdi.

Av. İlağa, şiddete uğrayan kadının mağdur edildiği bölgedeki en yakın karakola başvurması gerektiğini belirterek, “Kadın başvurusunda yaşadığı olayları eksiksiz anlatmalı ve kimden veya kimlerden şikayetçi olduğunu belirtmelidir. Olayı anlatırken şiddete uğrayan kadına verilmiş olan haklara dair tüm taleplerini de şikâyet tutanağında belirtmesi gerekmektedir. Çünkü daha sonrası için tüm adli ve idari işlemler bu şikâyet zaptında belirtilen taleplere bağlı olarak şekillenmektedir” dedi.

Şiddete uğrayan kadının, ifade tutanağına geçireceği geçici koruma talebi önemlidir diyen Av. İlağa, sığınma, şiddet uygulayanın evden uzaklaştırılması, kendisine telefon ve sosyal medya üzerinden yaklaşmasının engellenmesi gibi konularda kadının hak sahibi olduğunu söyledi.
Adresinin gizlenmesini de talep edebileceğini söyleyen Av. İlağa konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Şiddete uğrayan kadın, geçici olarak velayet ve tedbir nafakası isteyebilir. Ayrıca kadının müşterek çocuğu olup yaşı küçük ise velayetin babadan alınıp kendisine verilmesini ve yine çocuğu için tedbir nafakasının babadan alınıp kendisine ödenmesini de talep edebilir. Ayrıca oturduğu eve aile konutu şerhi konulmasını da isteyebilir.”

Peki, uygulamada durum nedir?

Mağdur kadınların çoğu bu haklarını bilmedikleri gibi müracaat ettikleri kolluk kuvvetleri de maalesef bilmemektedir diyen Av. İlağa, “Bu sebeple yasalar ve sözleşmeler ile sağlanan hakların şiddete maruz kalan kadınlar tarafından bilinmesi çok önemlidir. Mesela Fransa’da yapılan yasal düzenlemeler ile şiddet uygulayan kişi derhal ‘Öfke Tedavi Merkezleri’ne yönlendirilmektedir. Türkiye’de ise gerek din kuralları baskısı ve gerekse bilimsel gerçeklerden uzak yaklaşımlar sebebi ile şiddet olaylarında dahi konuya evliliğin kutsallığı ve evliliğin kurtarılması mantığı ile yaklaşılmaktadır. Gerek şiddet uygulamanın gerekse şiddete maruz kalmanın psikolojik tedavi gerektirdiği ve şiddet uygulayan kişinin psikolojik tedavileri yapılmadıkça şiddetin bitmeyeceği gerçeği maalesef göz ardı edilmektedir” dedi.

Av. İlağa ayrıca hükümet tarafından ‘Yargı Reformu’ adı altında yargı sistemindeki ‘Alternatif Çözüm Yolları’ başlığı ile ‘Zorunlu Arabuluculuk’ sisteminin de önemine değindi.

‘Zorunlu Aile Arabuluculuğu’ konusunda ise Avrupa ülkelerinde olduğu gibi taraflara sadece bilgilendirme yapılması gerektiğine değinen Av. İlağa, “‘İhtiyari Arabuluculuk’ yöntemine devam edilmesi gerekiyor. Ayrıca İstanbul Sözleşmesi de çok önemlidir şiddetin önlenmesinde. Bu yüzden İstanbul Sözleşmesi amasız, fakatsız ve ancaksız tekrar yürürlüğe girmesi gerekmektedir” dedi.



Haber Habere
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner80

banner87

ÖZGÜN MÜZİĞE YENİ SOLUK
Sevdiği kız uğruna polis olan ama sevdiğine kavuşamayan özgün müziğin başarılı ismi Yusuf Özcan üçüncü...

Haberi Oku